15 EYLÜL
15 Eylül geldi sen yoksun
Bir esmer sonbahar hayaliyle
Ceplerimi umutla doldurup
Koştum bütün gücümle
Ayaklarımın altında bulutlar
Ellerim rüzgar toplar
Yaklaştım, yaklaştım, yaklaştım derken
Ayağım takılıp sensizliğe
Binlerce benden olan bir yalnızlığa düştüm
Ellerim kan, dizlerim yara
Kalbim mahsun, 15 Eylül hayalleri senden yoksun
Gece sonsuz kere saplanır kalbime
Her saniye biraz daha batıyorum karanlığa
Bir ıslık kesse de suskunluğumu
Tükettim bütün sözlerimi
Çorak, unutulmuş bir bozkırda
Kurumuş dudaklarım kanasa da
Rengi gerçek sayılmadı
Gösterişli bir idamda
Binlerce insana seslenir
Dünyada ilk aşkı itiraf eder gibi anlattım
Anlattım seni de, beyhude sayıldı hepsi
Sensizlik cevabı aldım
Sensizlik gerçekten de ne garip bir kelime
Sana hasret olmak onurlu bir savaş
Kalbimi tamamlamaya çalışmak seninle
Fevkalade bir çaba olsa da
Yaşım yetmiyor bu gençliğe
Yorgunum sensizlikte
Gözlerim yorgun boşluğa bakmaktan
Ellerim yorgun hayallere ulaşmaya çalışmaktan
Her gün doğup her gün ölmekten yorgun
15 Eylül geldi yoksun
Ölümden döndüm geldim de sen yine yoksun
01:12
16.09.2023
-------------------------------------------------------------------
SENSİZLİK GÜNLERİ
Henüz iki gün oldu ben öleli
Durmadan bir şarkı çalıyor şimdi
Ruhumu kaybettiğim şehrin sokaklarında
Karanlık, soğuk o sokaklarda
Rüzgar artık omuzlarımda bir yük
Güneş unuttu bu şehri bir anda
Ellerim sonbahara karıştı
Yüzümd sevmediğin çizgiler
Kalbimde bir sızı
Geçecek diyorum bu günler geçecek
Ayrılık baki değil o gün gelecek
Henüz iki gün oldu ben öleli
Çok zor sensizlik günleri
Duyduğum her seste
Koşuyorum yalınayak pencereye
Gelen sen misin diye
Ellerim hayaller çiziyor
Yalan, gerçek bir dünyada
Mutlu rüyalar bir cuma gecesinde
Ansızın hapis kaldı
Ağırlığımca günaha battım
Seni yalnız bıraktım bir savaşın ortasında
Sen kahraman, sen kadın, sen sevgili
Henüz iki gün oldu ben öleli
Alışkınım sanırdım yalnızlığa
24'ü doldurmak kolay derdim
Görmesem yüzünü kör olmam
Duymasam sesini sağır olmam ya
Bilirim derdim bilirim ayrılıkları
Yalanmış, yalanmış tüm bildiklerim
Ben gitmenin böylesini görmedim
Tanrı bile böyle çekip almaz ruhumu
Karanlık böyle çökmez geceye
Her ölüm aniyi
Bir farklı hissettirdi yine de bu benimkisi
Henüz iki gün oldu sen gideli
Ne demekti yaşamak
Sana anatmadıkça ne anlamı var
Güneş oğmuş batmış neye yarar
Br çiçek açsa seni görmeden ne kadar yaşar
Zihnimde karanlık odalar
Biri açılıyor biri kapanıyor
Bir gün daha öldürdüm
Bir gün daha astım kendimi sensizlik ipinde
Soramadım bile son arzumu
Tek kişilik bir idam
Sonsuz sensizlik
Dön, kalbim üşüyor
22:34
12.09.2023
------------------------------------------------------------
PERŞEMBE HAYALİ
Çıkar gelirim bir temmuz akşamı
Biriktirdiğim bütün yaz hüzünleriyle
Valizler boş, yollar beklediğimden bozkır
İsmime aşina bir şehirde sen
Tek bir adım atmadan
Sokaklarını ezberlediğim şehir
Bir şehir bir insana ne kadar benzer
Toprağı esmer, geceleri sessiz
Gündüzleri tembel bşr telaşta
Şehrin ortasında ben
Gözler üzerimde
Henüz gelemedim, yollar zihnimde
sıcak hissediliyor sıcak teninde
Cehennemin kapıları açılmış
Otuzlarımda hazırım öldürülmeye
Bir çift buğulu göz ile
Karşı çıkamam beyazları giydim bile
Adım adım ilerliyorum henüz gelmedim
Henüz gelmedim son yenilgime
Zaman avuçlarımda erir
Bir şanssız tesadüf
Bir korkak bakış
Hızlandırıp yavaşlatır her saniyeyi
Kaça bir şairim artık
Varıp saklanabileceği tek yer olan
Islak bir perşembe hayali
Sararken bütün bedenimi
Çıkar geliri bir temmuz akşamı
Henüz gelmedim
Ölüm gibi en güzel beklemedeyim
23:19
14.07.2023
------------------------------------------------------------------------
ÖLÜM HAFİFLER SENSİZLİKTE
Mutluluk, geç açan bir çiçek
Bahar, yolları kilitli yalandı
Ben ömrümün en gece yarısında
Aptal yorgunluğumu hüzne karıştırırken
Sen, beni bekliyordun habersiz
Yorgun genç bir yürek
Rüzgarlarla dalga geçen saçların
Umudun ispatı gözlerin
Ve yüz yıllık yalnızlıklara inat boynunla
Beni bekliyordun benden habersiz
Bir kavuşma ateşi alev aldı o gün
Cehennemi ısıtmak bize kaldı
O yasak hayaller maviye boyadı zihnimi
Ellerim bin dilli bir disizdi
Saatler açarken aramızdaki mesafeyi
On üç yıllık bir mucize bulduğunda bizi
Habersiz bekliyordun sen beni
Seksen sekiz ölüm var önümde
Seksen sekiz ölüm bu hayattaki ilk günüme
Azarlanan gülmeyişlerim hazır
Kanım daha bir kırmızı
Adımlarım unutuyor bir bir yorgunluklarını
Sanrılar kayboluyor gerçekliğinde
Ben, seni bekliyorum senden habersiz
Hasretler kıyaslanmaz bilsem de
Ben en büyük hasretlere hapis
En büyük sevgiye mecburum
Sen dokuz buçuk ömür yokken bir gecede
Ben kıpırdamadan dururum olduğum yerde
Yaşamak ağır gelirken
Ölüm hafifler sensizlikte
Ben haberiz seni beklemekte
06:32
02.07.2023
---------------------------------------------------------------------
ESMER KANARYA
Hüzün dolu bir yaz daha zorlarken kapıyı
Üzüntülerimi toplamaya başlayınca
Karanlık değdi pencelerelerime
Ellerim gitmedi kapamaya perdeleri
Çırılçıplak sahteliğimi görsün istedim
Görsün bütün insanlık
Koşup koşup sarıldım aynı renge
Aynı renkte aktı yine gözyaşlarım
Tükenince gücüm aynı yerde
Yüzümü çevirdim gökyüzüne
Seni aradım seni karanlıkların katili
Umutların son ismi esmer kanarya
Bu yavaşça biten ömrüm
İlk defa bu kadar heyecan dolu
Ellerimin sarılığı azaldı
Aynı kelimelerim aynı cümlelerim
Şimdi daha güzel söyleniyor dilinde
Ve dilinden çıkan her kelimeyi
Dudağından yakalayıp saklamak istiyorum
Esmer kanaryam açmış kanatlarını
Bekliyor o sonbaharı, sonbaharın ilk günlerini
Soğuk başka bir memlekette
Bir ateş yakacağız bütün geçmiş ve geleceğe
Karlar yağdığında boynunda bir yer beğeneceğim
Sızlarken ellerim soğuktan
Karnında yanan cehenneme dokunacağım
Ve yanmamız kesinleşecek
Ben bütün bir ülkeyi aldım karşıma
Sen zaten ilk gün asi doğdun
Biz gelince aynı toprak parçasına
Aynı zamanın bir saniyesine
Bir mutluluk başlayacak
Yoksul ve fakir halka inat
Dışarıda insanlar ölürken
Biz yeni bir hayat doğuracağız
Hiçbir şeyden haberimiz yok
Her şeyi bilirken
20:40
29.05.2023
--------------------------------------------------------
ÇOK ÇOK
Uyudum adın dilimde
Uyandım yine sen
Çeyrek asırlık bir savaşın sonunda
Nice kayıplar gözümün önünde
Bütün o yorgunluklar
Güneşi batırma arzusundaki karanlıklar gibi
Omuzlarımdan aşağı çekse de beni
Bir umut aklımda yine sen
Başardıkları bir avucu doldurmayan ben
Yürürken yalnız bir sokakta
Hem de yanlış bir mevsimde
Yağmurlar doldururken gözlerimi
Islak adımlarımda yine sen
Açlık küçücük bir oyuncak gibi
Düşerken çocukların cebinden
Bu haksızlığa takılıp düşen ben
Sızlayan dizlerimi ve yüreğimi avutma çabasında
Bir yudum emek yine sen
Sen, Camino ve Risus’un tanrıçası
Güzel hayaller deryası
Gülüşün bu kalemde mutluluğun karşılığı
Kelimelerin tekrar eder çok çok
Tenini ezberledim ama seni görmüşlüğüm yok
Aşkın sonbaharında
Yol sürüklenirken kayboluşa
Sakıncası olmayan bir istek
Bir geri dönüş şarkısına sebep oldu
Artık sen varken varım
Sen yokken zaten yok
Uyudum adın dilimde
Uyandım yine sen
05:07
29.03.2023
-----------------------------------------------------------
DOKUZ BUÇUK ÖMÜR
Ellerimden kayıp giden yıllarıma karşı
Gencecik bir sevgi hayaline tutunmaya çalışmak
Yerle bir eder şimdi beni
Onu istemek büyük bir günah olsa da
Geceyi siyaha boyamaktan ve
Çıkmaz sokağın sonuna doğru koşmaktan
Vazgeçmeyen korkak ve yalancı şair ben
Dokuz buçuk ömür beklerim şüphesiz
Soğuk ve cennette düşünülmüş bir cumartesi
Sevgilerin sonu
Gerçek bir şiirbazın ilk günü demek
Demek ki öldürmeden ölmek yokmuş
Reading Zindanı’ndan haykırılan sesler
Hala sarı bir ormanın tam ortasında
Hayatının değişeceği o anda duyulur
Kararsızlığıyla ün salmış sarı parmak
Karşısında beni görür
Ve o soru yeniden sorulur
09:13
12.02.2023
------------------------------------------------------------------
GERİ DÖNÜŞ ŞARKISI
Gecenin sonsuzluğuna hapsedildiğim
Geçmişin acılarıyla boğuştuğum
O en aciz olduğum anda seni buldum
Bir mucizeden fazlası
Kayboluş yolundan geri dönüş şarkısı bu
Bu öyle bir nefes almak ki
Bütün karanlıkları içine çekip
Işıl ışıl bir bahar sabahı üflemek gibi
Beş kutsal yerinden biri boynuna hem de
Şiirlerle dolu o nefes erişince sana
Uyanacak dokuz buçuk asır sonra
O deniz kıyısı şehirlerinin prensesi
Sade bir gamze hayali
Adem elmasının en parlak yeri
Hayatta tutacak seni
Zaman akmadan yıllar geçecek
Çocuk bir sevgi büyüyecek
Kayıp şair dönünce yolculuktan
Yeni yeni Pazar sabahı kavuşmaları
Hiç bitmeyen bir olma çabaları
Adlandırılacak bizi bilmeyen insanlarca
Yağmurdan bir ev yaratacağız
Bomboş sokakların orta yerinde
Üstünde bir bahar elbise
Kim bilir kaç hayal gerçek olacak
Esince kavuşma rüzgarı, adı isminle anılacak
05:03
21.02.2023
---------------------------------------------------------------------
CAMİNO
Camino bir isimden fazlası
Bütün hasretlerin yeni adı
Taze güzelliklerin betimlemesi
O tek bir kelime edemez
Saçlarımı okşayamaz
Ben nedensiz hüzünlere dalınca
Ama o, o kadar çok şey demektir ki
Çaylak şairler anlatamaz bunu
Dayayınca sırtımı ben karanlıklara
Gözlerimden umutsuzluk sızarken
Ellerim huzursuzlanınca günahlardan
Camino gelir ve beni kendime getirir
Aşkın parlak rengini saçarak etrafa
Kalbimde bir devrim başlatır
Bütün adil olmayan sevgilere inat
Camino bir devrim şarkısı
İşçi ellerim, ezilmiş, hor görülmüş kalbim
Ve özgürlüğü tutsak edilmiş zihnimin
Kurtuluş umudu, yaşam tutkusu
Camino, bütün beyazların beyazı
Kalbimde kelebek adımları
Dudaklarımın acı çeken çağrısı
Büyü ve genişle bütün geleceğe
Yeniden doğuşuma bir beşik
Ve son ölüşüme bir mezar ol
Al ve sar beni kendine
Unuttur tekrar eden yorgunluklarımı
Boğ beni beyaz sesinle
Ve bir kez daha söyle
Camino bir devrim şarkısı
04:06
16.03.2023
------------------------------------------------------------------
RİSUS
Yolun yarısına yaklaşınca
Sandım ki bitti artık aşka dair kelimelerim
Adımlarım zayıfladı sevda yolunda
Gülüşlerim dedim sona erdi artık
Yok saydım mutluluk günlerini
Hüzne sürüklenen ben ademi şair fakat
Bir mart ortası gecesinde
Arşa yükseldim bulutlara çarparak
İçimde çoşkulu bir heyecanla
Binlerce yeni kelime hücum etti kalemime
Baharlar doldu yeniden yüreğime
Yolun yarısında döndüm yolun başına
Yeni bir hayat bahşedildi bana
Peki kimdi bu?
Kimdi bir ölümlüyü tanrılar katına çıkaran
Mutluluğu beş harfe çeviren kimdi
Risus, Risus, Risus
Onu ilk gördüğüm anda zaman durdu
Bütün kainat sustu
Tanrı ilk defa şaşırdı
Ve unuttu geri kalan her bir insanı
Bütün dünya, geçen onca yüzyıl
O savaşlar, o zaferler
İlk yağmur, toprağın doğumu
Çiçekler, baharlar
Milyarlarca yıldız ve
güneş
Sadece o gülüş yaşansın diye yaratılmış
Ve ben kilometrelerce uzakta da olsam
Gördüm, Risus’u gördüm
Ben, yaşadım diyebilecek tek insan
Mutluluğun ve aşkın ne olduğunu anlayan
Nefes almanın tadına ilk defa bakan
Sevmeyi anlayan ve insanlığa anlatacak olan ben
Gördüm, Risus’u gördüm
05:18
16.03.2023
----------------------------------------------------------------------
0 Yorumlar